Osmanlı Türkçesi ve İspanyolca

1 Osmanlı Türkçesi ve İspanyolca

Büyüleyici dilsel köklere sahip iki dil olan Osmanlı Türkçesi ve İspanyolca, şaşırtıcı sayıda ortak kelime ve etkiye sahiptir. Bu ilgi çekici dilsel bağlantı, Osmanlı İmparatorluğu ve İspanya arasındaki tarihsel etkileşimlere ve kültürel alışverişlere kadar uzanmaktadır. Günlük kelimelerden soyut kavramlara kadar, bu diller seslerin, anlamların ve ifadelerin dikkat çekici bir etkileşimini sergiler. Osmanlı Türkçesi ve İspanyolca arasındaki örtüşmeyi araştırmak, tarih, ticaret ve kültürel alışverişin canlı bir dokusunu ortaya çıkarır. Bu dilsel ilişkiyi inceleyerek, sadece iki farklı kültür arasındaki bağlantıları daha iyi anlamakla kalmıyor, aynı zamanda kültürlerarası iletişimin kalıcı mirasına da tanık oluyoruz. Öyleyse Osmanlı Türkçesi ve İspanyolca sözcüklerin büyüleyici dünyasını keşfetmek için dilbilimsel bir yolculuğa çıkalım.

TALÂKAT

(ﻃﻼﻗﺖ) i. (Ar. ṭalāḳat) Düzgün, güzel ve rahat söz söyleme, dil açıklığı.

Fluido

Que se produce o se desarrolla de manera fácil y continua, sin interrupciones ni obstáculos.

MUTTASIL

(ﻣﺘّﺼﻞ) Ara vermeksizin, devamlı olarak, aralıksız, biteviye.

Continuo

Que dura, obra, se hace o se extiende sin interrupción.

GAYZ

غیظ Öfke

ira

1. f. Sentimiento de indignación que causa enojo.

MÜTHİŞ – MÜDHİŞ

(ﻣﺪﻫﺶ) sıf. (Ar. idhāş “dehşet vermek”ten mudhiş)
1. Ürküten, korkutan, dehşet veren, dehşetli:

maravilloso, sa

1. adj. Extraordinario, excelente, admirable.

TÂVİZ

(ﺗﻌﻮﻳﺾ) i. (Ar. ‘ivaż “bedel olarak vermek”ten ta‘vіż)
1. Bir uzlaşma noktası bulabilmek için hak, istek ve iddialarından karşı taraf yararına vazgeçme, ödün:

compromiso

1. m. Obligación contraída.